İstanbul
15 Haziran, 2025, Pazar
  • DOLAR
    38.77
  • EURO
    43.89
  • ALTIN
    4045.6
  • BIST
    9.391
  • BTC
    94584.048$

CAHİT IRGAT Biyografisi

CAHİT IRGAT

Cahit Irgat kimdir?

 

 

 

21 Mart 1915’te Lüleburgaz’da doğdu. Edirne ilkokulu Vefa Ortaokulu ve Edirne Öğretmen Okulu’nu okudu. Son sınıfta Ankara Devlet Konservatuvan’na geçti, orada dört yıl öğrenim gördü. İstanbul’da resmi ve özel tiyatrolarda aktörlük yaptı, filmler çevirdi.Öyküler, tiyatro yazıları da yazdı, bir de roman (Geri Dönemezsin, 1948) yayımladıysa da şairliğiyle tanındı. Romantik ve egzotik ilk şiirleri Cahit Saffet imzasıyla Varlık (1 Nisan 1935) ve başka dergilerde çıktı. Sonradan (1942), kitaplarını oluşturan toplumcu şiire geçti; bunların hemen hemen hepsinde kötümser, öfkeli, büyük insan topluluklarını, sosyal gerçekleri aradığı, deştiği görüldü.

 

Çok genç yaşta ölen evladı Mustafa Irgat (1950-1995) ile tiyatro oyuncusu Zeynep Irgat, İngiliz Edebiyatı Profesörü Mina Urgan’la evliliğinden olan çocuklarıdır.

1940 kuşağı içinde Nâzım Hikmet şiirinin biçimsel yönden etkisinden uzak duruşuyla kendine apayrı bir yeri kazandırdı. Çoğunlukla kısa şiire ilgi duydu. Kimi şiirleri bu kısalık içinde birbirini izleyen, sayılarla birbirine bağlanan şiirler halindedir.

Onun şiirleri Asım Bezirci‘ye göre: “Nâzım Hikmet’in şiirinden çok; Garip şiirine, bu şiirin gülümsetici, ironiye dayalı özelliklerine yakındır. İçerik yönünden de Garip anlayışının çok ilerisinde bir öze sahiptir.

Cahit Irgat’ın Eserleri

Şiir:

  • Bu Şehrin Çocukları 1945

  • Rüzgarlarım Konuşuyor 1947

  • Ortalık 1952

  • Irgatın Türküsü 1969

Roman:

  • Geri Dönemezsin (1947)

  • İnsan Kafesi (kitaplaşmadı, Milliyet gazetesinde dizi halinde yayımlandı (1971)

Anı

  • Çok Yaşasın Ölüler (Akşam gazetesinde yayımlandı, temmuz-ağustos 1968)

ŞİİRLERİNDEN ÖRNEKLER

SON YALNIZ

Kaç bin alkış, gözyaşı ucu

Sarmaş dolaş arkadaşlık pabucu

Aynaların bu kaçıncı öpüşü

Bu gece mi bu yağmurun yağışıBir oyuncu geçiyor iki büklüm sus

Yaşadığı günlerin doruklarından

Kala kala bir yağmur gözlerinde biriken

Aynalarca uykusuz

 

BİR DALDA İKİ SALINCAK

Yürümüş otlar dizine Kentin ışıkları gözüne Herkes cümbüşüne sazına İlmik senin boğazına

Vardı elbet bir merhaban bu kente Geldiler gördüler mi sallandığını acaba Salıncaklar kuruldu şimdi başka ağaca Dirin kaça, ölün kaça

Ne dört kitap, nice mezhep, nice din Bu ağacı insana insan diye gösterin

 

BÜTÜN ŞEHİR ŞAHİTTİR

 

Başımı rakı değil döndüren

Bu öğle sıcağında

Ekmek kokusundan da güzel

Alnının ter kokusu.Ver meyveni mürdüm ağacı

Arzum gibi yağ yağmur

Bütün şehir şahittir

Bu kadını sevdiğime.

 

BİR GARİP YALNIZLIK

Çalmasın kapımı kimseciklerim Boş bulut yıldız yalnızlığında Çok uzun gözlerinin içindeyim Çalmasın kapımı kimseciklerim

Çok uzun gözlerinin içindeyim Sonsuzluğumu içiyorum bebeklerinden Körkütük zehir zıkkım Çalmayın kapalı kapım

Küflü bir akşamüstü terli Uludum arınmamış camlarda Ne telefon ne kapı zili Çalmasın ben evde yokum

Çok uzun gözlerinin içindeyim Çalmasın kapımı kimseciklerim