Oldukça soğuk bir havada gerçekleştirilen keşif sırasında, müdahil şirket avukatının derneğin dava dilekçesine “safsata” ve ayrıca kolluk kuvvetlerinin de dernek avukatına “şov yapma” demesi nedeniyle zaman zaman gerginlikler yaşandı.
Keşif ve bilirkişi incelemesi, davacıların beyanları ile başladı. Dernek avukatı Ali Furkan Oğuz’un beyanının ardından Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği adına yönetim kurulu başkanı Süheyla Doğan ve ardından da Apdullah Şahin söz aldı.
Davacılar:
1. Sist ocağının 800 metre yakınındaki zeytinliğe, bu durumun Zeytin Kanunu’na aykırılığına,
2. Şist ocakları yakınındaki antik yerleşim yerlerine, Truva, Aleksandr Troas antik kentlerine,
3. Karamenderes-Araplar Boğazı 1. derede sit alanına, Aeneas Rotasına,
4. Ocakların yerleşim yerlerinin yakınlığına,
5. Kesilecek 23 bin ağaca ve yok edilecek bir orman ekosistemine,
6. Bölgedeki diğer taş ocaklarının kümülatif etkisine,
7. Projenin bölgenin su varlığı üzerinde olumsuz etki edeceğine ve kuraklığı arttıracağına,
8. Akçansa Çimento AŞ’nin yarı hissesinin Heidelberg adlı bir çokuluslu şirkete ait olması ve çimento üretiminin büyük bir bölümünün yurtdışına gönderiliyor olması ve daha fazla kâr amacıyla ekolojik yıkımlara yol açan projede kamu ve ülke yararının olmadığı hususlarına dikkat çekti.
Daha sonra söz alan müdahil şirket avukatı, önce dava dilekçesine “safsata” dedi, sonra “Burası Kazdağları değil” biçiminde savunma yaptı. Ayrıca dava dilekçesinde yer alan projeye ilişkin özel değerlendirmeleri yok sayarak, “dava dilekçesi genel geçer beyanlar içeriyor” diyerek proje özelindeki hiçbir argümana yanıt vermedi. ÇED Raporu’nun 20’nin üzerinde kurum tarafından kabul edildiğini belirterek davanın açılmasının yersiz olduğunu belirtti.
Akçansa yetkilileri ise şirketlerinin bölge ekonomisine katkıda bulunduklarını, köylere çeşitli sosyal destekler verdiklerini, orman yangınlarında söndürme çalışmalarına katıldıklarını söylediler. Şirket avukatlardan birisinin “Proje kapsamında ağaç kesmeyeceğiz” diyerek bu konudaki ısrarı ise ilginç bulundu, dernek yetkilileri ÇED raporunda kesileceği beyan edilen ağaç sayısının 23 bin 883 olduğunu açıkladı.
Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı avukatı ise herhangi bir özel beyan vermeyerek, davanın reddini talep etti.
Süheyla Doğan tarafından keşif sırasında hakime Akçansa’nın Tarım ve Orman Bakanlığı aleyhine açtığı dava hakkında bilgi vermesi ise Akçansa yetkililerini oldukça kızdırdı. Akçansa, 2018’de ÇED süreci başlatılan Bozalan Şist Ocağı’nda, projenin İnceleme Değerlendirme Komisyonu’nda projeye olumsuz görüş veren Tarım ve Orman Bakanlığı aleyhine dava açmış, Akçansa davayı kaybetmiş ve ardından da temyize gitmişti. Dava yeniden görüldü ve Çanakkale 1. İdare Mahkemesi tarafından 19 Aralık 2025 tarihinde keşif ve bilirkişi incelemesi yapıldı. İDK kurumlarının görüşlerine dava açan AKÇANSA, bu durumun konu edilmesinden oldukça rahatsız oldu ve “Bozalan Ocağı bu davanın konusu değil” diyerek itiraz etti.
Bilirkişilerin ÇED Raporunu inceleyerek, alanda yaptıkları keşif sonucunda objektif ve bilimsel bir rapor hazırlamaları bekleniyor.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.