İstanbul
28 Eylül, 2025, Pazar
  • DOLAR
    41.14
  • EURO
    48.33
  • ALTIN
    4443.9
  • BIST
    11.372
  • BTC
    115944.00$

Özel, 'Toprağımızı Vermiyoruz' mitinginden AYM'ye seslendi

Özel, 'Toprağımızı Vermiyoruz' mitinginden AYM'ye seslendi
Türkiye'nin 30 ilinden gelen köylülerin oluşturduğu "Toprağımızı vermiyoruz platformu", zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasını da öngören 7554 sayılı Torba Yasa'yı protesto etmek için, Muğla'nın Menteşe ilçesinde "Haklarımızdan vazgeçmiyoruz, toprağımızı vermiyoruz" mitingi düzenledi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel mitingden seslendi.
 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Toprağımızı Vermiyoruz Platformu tarafından düzenlenen ve muhalefet siyasi partileri tarafından da desteklenen "Haklarımızdan vazgeçmiyoruz, toprağımızı vermiyoruz" mitinginde konuştu.

Özel'in konuşmasında şu sözler öne çıktı:

"Birbirinin farklılarına karışmayan bir gökkuşağı misali tablo oluşturan sizleri saygı ile selamlıyorum. Farklı siyasi partilerden kesimleri buluşturan burası bir meclistir. Eğer iktidarlar milletin aleyhinde iş yaprsa halk itiraz eder ve meydana çıkar. Tüm tepkilere rağmen Ankara'daki Meclis, Muğla'nın toprağına kasteden düzenleme yaptı. Eğer orası sizin sesinizi duymuyorsa Muğla Atatürk Meydanı artık burasıdır.

Zeytinlikleri madenlere açan düzenlemeye karşı 120 imzamız yetmesine rağmen, 'Ben onun yanında olmam' demeden DP, DBP, DEVA Partisi, Gelecek Partisi, İYİ Parti, DEM Parti, Yeşil Sol Parti ve 5 bağımsız milletvekili 260 rakamına ulaştı.

Efsaneye göre zeytin ağacı Homeros'un kulağına eğilir; 'Herkese aitim ve kimseye ait değilim. Sen gelmeden önce buradaydım ve sen gittikten sonra da burada olacağım.' Sizden önce de vardı, sizden sonra da var olacak. Siz kaybedeceksiniz.

İlk kez toplumdan gelen bütün mücadeleye rağmen kanunu adrese teslim şekilde çıkardılar. Görünen sadece Akbelen değildir. Fevkalade tehlikeli maddelerle doğa katliamlarının artarak hızlanacağını biliyoruz. Bunun için Anayasa Mahkemesi, değerli üyeleri, hakimler bu kararı verirken lütfen ellerini vicdanlarına koysunlar. Bugünü değil, yarınları düşünsünler. Kendilerinin değil, torunlarının, gelecek kuşakların; bu ülkenin talan edilmesine değil, zeytinine, doğasına, çevresine ihtiyaç var. Anayasa Mahkemesi’ne çağrımızdır; torunlarımız için sizden adalet bekliyoruz

Bu iktidar insanımıza ve doğamıza maalesef iyi gelmedi. 80 yılda bin 186 maden ruhsatı verilmişken AKP döneminde 386 bin izin verilmiştir. Bunlar yeşil alan görünce maden ruhsatı kapsamına almışlar. Türkiye dünyaya 2053 yılı için net 0 emisyon hedefi vermişken iklim yasası ile zeytinlikleri madene açmıştır. Bu iki yüzlülüktür. Biz madene değil, bu tarz vahşi kamu yararı gözetmeyen madenciliğe karşıyız.

Şu anda devlet payının yüzde 0,9 olduğu ve madenlerin tamamen yurt dışındaki farklı ülkelere, odaklara peşkeş çekildiği bu sürece sessiz kalmak, daha önce bugün, bu kürsüden defalarca ve haklı bir şekilde söylendiği gibi; önüne gelene vatan haini diyenlerin bu yaptıkları en büyük vatan hainliğidir.

“BU BÜYÜK MÜCADELEYE MİNNETTARIZ”

Değerli dostlar 19 Mart tarihinden itibaren partimiz bir yargı tacizinin, ağır bir saldırının, hukuk tanımazlığın karşısındadır. Hedefindedir. O günden bugüne 57 eylemle, 10 milyondan fazla vatandaşı meydanlarda bu sürece itiraz etmek ve mücadele etmek için davet ettik, misafir ettik. Buradan şunu ifade etmeliyim. Bizim verdiğimiz mücadele, bir siyasi mücadele değildir. Bir siyasi partinin kendini koruma mücadelesi de değildir. Arkamda isimleri bulunan tüm demokratik yapılar, güçlerini demokrasiden ve sandıktan alırlar. Partiler sandıkla vardır. Bir ülkede iktidar sandıkla değişiyorsa, o ülkede geleceğe güven, tüm dünyada da o ülkeye inanç ve saygı vardır. Kendisi demokrasinin nimetlerinden yararlanıp zamanında ‘tren’ diye tanımlayıp, ‘İşime geldi bindim’ deyip işine gelince o trenden inen birisi doğrudan sandığı hedef almaktadır. Gidip icazet aradığı okyanus ötesindeki Trump, kendisine ‘İki yıl sonra seçim var mı? Fark etmez. Nasılsa sen kazanacaksın’ deyip aslında Türkiye siyasetine istikamet tayin etmekte, sandığı önemsizleştirmekte ve bu süreci olağanlaştırmaktadır. Milletten, halktan, sandıktan gücünü alanlar meydanlarda verdikleri mücadeleyle, ülkede iktidarın değişme umudunu ve kimin yöneteceğine sizin karar vermenize ilişkin Cumhuriyet’in en büyük kazanımını korumaktadırlar. Bu birliktelik bizi 10 binlerle, 100 binlerle, milyonlarla buluştururken biz sosyal demokratların, muhafazakar demokratların, milliyetçi demokratların, Kürt demokratların, liberal demokratların, sosyalist demokratların ortaya koyduğu bu büyük dayanışmaya, bu büyük mücadeleye minnettarız.

“DEMOKRATİK DİRENME HAKKIMIZI KULLANIYORUZ”

Sözlerimi şu cümlelerle bitirmek isterim; Ben, yolda buraya kavuşmak için yüzlerce kilometre ileriden gelirken tertip komitesi mikrofonlarıyla açılış yaptığında bir büyük cepheden bahsediyordu. Evet, ‘cephe’ bir savaş tabiridir ve aslında bizler kolay kolay kullanmayız ama savaştayız. Saldırıdayız. Birileri geleceğimize savaş açmış, birlikteliğimize savaş açmış, demokrasiye savaş açmış, biz de bunun karşısında demokratik direnme hakkımızı kullanıyoruz. Kötülükle savaşıyoruz. Biz kazanacağız. İyiler kazanacak, haklılar kazanacak, halk kazanacak, zeytin ağaçları kazanacak, doğa, çevre, mücadelemiz kazanacak. Hepinizi saygı ile selamlıyorum. İyi ki varsınız. Buradan başladığım gibi bitiriyorum. Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz. Hepinizi çok seviyoruz. Biz kazanacağız, siz kazanacaksınız.”

 

Kaynak:Halk TV Haber Merkezi

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.