TÜRKİYE SAVAŞA GİRDİ

ANILAR.

Ali KILIÇ

Erzurum'da birlikte görev yaptığımız TRT'nin değerli spikeri Hakan Şahin 40 yıl sonra emekli oldu. Önceki gün Hakan Şahin için radyoda bir program düzenlenmişti. Hakan Şahin burada yaptığı söyleşide Trabzon'da da görev yapmış TRT'nin değerli spikerlerinden Nurcan Hokna'nin vefat ettiğini söyledi. Bu olay bana mesleğe başladığım ilk yıllardaki anlarımı hatırlattı.

Nurcan Hokna,  TRT Trabzon Bölge Radyosu'nda 80'li yılların başında görev yapmıştı eşi; Serdar Hokna da TRT'de kameramdandı.
Anadolu Ajansı'nda, Trabzon Şubesi'nde yeni göreve başlamıştım. 

Osman  Çavuşoğlu Ajans'ta nöbetçiydi. Ramazandı Ben de yemekten sonra Osman abinin yanına gittim.
Ajans o zamanlar Trabzon Meydanı yakınında Taksim'deydi ve üst katımızda  TRT vardı. Osman abi bana "Ben TRT'ye çıkıyorum" dedi , çıktı.

Bir süre sonra telefon çaldı, açtım, bir bayan sesi. "Genel müdürlükten arıyorum Genel Müdür Yardımcısı  sizinle görüşecek" dedi, bağladı. Karsidaki ses bana sorular sormaya başladı. Ben de meslekte yeniyim, bilmiyorum. Bana biraz kızdı da, ben "bir dakika" dedim "yetkiliyi çağırayım."  Çıktım Osman abinin yanına : "Osman abi Genel Müdür Yardımcısı arıyor gel" dedim. O da "şaka bu saatte aramaz" dedi. Gelmiyordu; "abi gel telefonda" dedim. Geldi, bir şeyler konuştu, kapattı.Tekrar çıktı TRT'ye. Bir süre sonra telefon tekrar çaldı.  Yine bayan sesi, bu sefer "genel müdür sizinle konuşacak" dedi. Ağlıyorum. Telefondaki genel müdür "ben genel müdür " dedi yine sorular sormaya başladı. Ben yine zor durumda kaldım, yine "yetkiliyi çağırayım" dedim, çıktım Osman abi'nin yanına: "Osman abi Genel Müdürütelefonda." "Bu saatte aramaz genel müdür." Zorla indirdim aşağıya, bir şeyler söyledi kapattı. Ama ben çok zor anlar yaşamıştım o sorularda. Hiç unutmam. Meğersem telefondaki bayan, spiker Nurcan ablaymış, Genel Müdür, Genel Müdür Yardımcısı da kocası  Serdar abiymiş. İyi işlettiler beni...

Diğer anım da şöyle:

 Rahmetli Suavi  abi Nurcan Hanım'a bant dolduruyor: "Amerika Irak'a savaş açtı Biz de müttefikimiz Amerika'nın yanında yer alıyoruz, savaşa girdik" şeklinde. Suavi abi Mehmet Tan'ı arıyor, konuşurken "bir dakika Mehmet" diyor, "Radyo önemli haber veriyor." Telefonu radyoya yaklaştırıyor gibi yapıyor. Nurcan Hanım'ın doldurduğu bant başlıyor dönmeye, "Türkiye savaşa girdi" diye.  Tabii, biz bilmiyoruz, o anda Mehmet abinin yanında da Emniyet Müdürü varmış. "Ne oldu Mehmet" diyor, "Müdürüm  savaşa girdik" diyor. Emniyet Müdürü valiyi arıyor: "Sayın Valim savaşa girdik, ben geliyorum" diyor. Vali de hemen "savaşa girdik" diye önlemler almaya başlıyor. Olay büyüyor,  sonra Suavi Kaptan abi  Mehmet Tan abiyi  arıyor, olayı anlatıyor, sonra o da emniyet müdürünü arıyor, olay böylece  fazla büyümeden bitiriliyor.
Hepsi güzel insanlardı.Yaşar Kemal 'in   dediği gibi "o iyi insanlar o güzel atlara binip çekip gittiler."
Suavi  abiye ,Mehmet  abiye, Nurcan ablaya Allah'tan rahmet diliyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun